Türkisch - Englisch
Türkisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Französisch - Englisch
Spanisch - Englisch
Englisch Synonyme
Türkisch - Englisch Sätze
Synonyme
Sätze
Werkzeuge
Quellen
Über uns
Kontakt
Einloggen / Registrieren
Licht Ausschalten
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonyme
Werkzeuge
Quellen
Über uns
Kontakt
Einloggen / Registrieren
EN-TR
Türkisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Spanisch - Englisch
Französisch - Englisch
Englisch Synonyme
Türkisch - Englisch Sätze
Türkisch - Englisch
Französisch - Englisch
Spanisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Verlauf
doğru şekilde
Bedeutungen von dem Begriff
"doğru şekilde"
im Englisch Türkisch Wörterbuch : 4 Ergebniss(e)
Kategorie
Türkisch
Englisch
General
1
General
doğru şekilde
correctly
adv.
2
General
doğru şekilde
in the correct way
adv.
3
General
doğru şekilde
decent
adv.
4
General
doğru şekilde
in good order
adv.
Bedeutungen, die der Begriff
"doğru şekilde"
mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 94 Ergebniss(e)
Kategorie
Türkisch
Englisch
Common Usage
1
Common Usage
doğru düzgün bir şekilde
fittingly
adv.
General
2
General
doğru olmayan bir şekilde kullanma
abuse
n.
3
General
kalelerde dışarıya doğru üçgen oluşturacak şekilde inşa edilen siperler
ravelin
n.
4
General
doğru şekilde hizalama
true
n.
5
General
doğru şekilde hizalanma
true
n.
6
General
postanın doğru ve hızlı şekilde iletilmesi için kullanılan dokuz basamaklı bir zip kodu
zip + 4
n.
7
General
şifa çemberi ile ilişkili olarak taşları dört yöne doğru özel bir desen oluşturacak şekilde dizerek inşa edilen taş anıt
medicine-wheel
n.
8
General
doğru cevapları hızlı şekilde verme yetisiyle ölçülen zeka
mental quickness
n.
9
General
değişmez ve kati şekilde bir sona doğru gitme
determination
n.
10
General
elbisenin boyun hattını kesintisiz şekilde ve daralarak gövdeye doğru takip eden takma yaka
shawl collar
n.
11
General
doğru olmayan bir şekilde kullanmak
abuse
v.
12
General
doğru şekilde kullanmak
use something properly
v.
13
General
doğru şekilde kullanmak
use something suitably
v.
14
General
elleri birbirine sıkıca kenetlenmiş bir şekilde balkona doğru yürümek
walk to the balcony with hands clasped tightly together
v.
15
General
hızlı şekilde çapraza doğru hareket etmek
glent [dialect] [uk]
v.
16
General
kontrolsüz bir şekilde akıntıya doğru gitmek
drive
v.
17
General
dışbükey şekilde dışa doğru eğilmek
convex
v.
18
General
dışa doğru olacak şekilde bağlı
outward-bound
adj.
19
General
kuzeye doğru bir şekilde
northwardly
adv.
20
General
doğru bir şekilde
properly
adv.
21
General
sağa doğru bir şekilde
rightwardly
adv.
22
General
aşağı doğru olacak şekilde
downwardly
adv.
23
General
doğru bir şekilde
truthfully
adv.
24
General
doğru olmayan bir şekilde
unright
adv.
25
General
doğru bir şekilde
richt [scotland]
adv.
26
General
doğru tarafı yukarı bakacak şekilde
right-side-up
adv.
27
General
sağa doğru bir şekilde
rightwise [rare]
adv.
28
General
doğru ve sorunsuz bir şekilde
cleanlily
adv.
29
General
doğru bir şekilde
alethically
adv.
Phrasals
30
Phrasals
(bir yerin) üstüne doğru/üstüne gelecek şekilde (bir yapı) inşa etmek
build (something) out over (something)
v.
31
Phrasals
(bir yapıyı bir yerin) üstüne doğru/üstüne gelecek şekilde uzatmak
build (something) out over (something)
v.
32
Phrasals
(bir yerin) üstüne doğru/üstüne gelecek şekilde (bir yapı) inşa etmek
build (something) out over something
v.
33
Phrasals
(bir yapıyı bir yerin) üstüne doğru/üstüne gelecek şekilde uzatmak
build (something) out over something
v.
34
Phrasals
(bir yerin) üstüne doğru/üstüne gelecek şekilde (bir yapı) inşa etmek
build (something) over something
v.
35
Phrasals
(bir yapıyı bir yerin) üstüne doğru/üstüne gelecek şekilde uzatmak
build (something) over something
v.
36
Phrasals
-in üstüne doğru/üstüne gelecek şekilde inşa etmek
build out over
v.
37
Phrasals
-in üstüne doğru/üstüne gelecek şekilde uzatmak/genişletmek
build out over
v.
38
Phrasals
(birine/bir şeye) doğru kaçınılmaz bir şekilde yaklaşmak
run up on (someone or something)
v.
Phrases
39
Phrases
keskin bir şekilde birine/bir şeye doğru kırmak
veer toward someone or something
v.
40
Phrases
en doğru şekilde
most correctly
adv.
41
Phrases
doğru tarafı yukarı bakacak şekilde
right side up
adv.
42
Phrases
en doğru şekilde
in the most correct way
expr.
Colloquial
43
Colloquial
hazır bir şekilde sabırla doğru zamanı beklemek
lay low
v.
44
Colloquial
doğru bir şekilde yapmak
nail it
v.
45
Colloquial
doğru bir şekilde göstermek
hit
v.
46
Colloquial
doğru bir şekilde tespit edilmiş
nailed
adj.
47
Colloquial
kimliği doğru bir şekilde tespit edilmiş/belirlenmiş
nailed
adj.
Idioms
48
Idioms
doğru/uygun şekilde davranması için (biri tarafından) uyarılmak/ikaz edilmek
get taken to task (by someone)
v.
49
Idioms
doğru bildiği şekilde davranamamak
lack the courage of (one's) convictions
v.
50
Idioms
düz bir yüzeyde perspektifi doğru bir şekilde oluşturmak/göstermek
have (something) in perspective
v.
51
Idioms
iki boyutlu bir çalışmada üç boyutlu bir alanı doğru bir şekilde göstermek
have (something) in perspective
v.
52
Idioms
(birini/bir şeyi) doğru bir şekilde temsil etmek
do (someone or something) justice
v.
Speaking
53
Speaking
doğru şekilde mi yapıyorsun?
are you doing it right?
expr.
Law
54
Law
(dava) doğru şekilde açılmış
perfected
adj.
Technical
55
Technical
sapmaları büyüterek iş merkezlerini doğru bir şekilde konumlandırmaya yarayan bir alet
wiggler
n.
56
Technical
elektronik bir sistemin giriş sinyalinin ses veya görüntüsünü doğru şekilde çoğaltma derecesi
fidelity
n.
Computer
57
Computer
spesifikasyonunu doğru şekilde yansıtan algoritma durumu
correctness
n.
Telecom
58
Telecom
analog sinyalin doğru şekilde yeniden yapılandırılmasını sağlayan en düşük örnekleme oranı
nyquist rate
n.
Mechanic
59
Mechanic
sağa doğru atacak şekilde tasarlanmış (kilit)
right-hand
adj.
60
Mechanic
sağa doğru kesecek şekilde tasarlanmış (torna takımı)
right-hand
adj.
Textile
61
Textile
yünle tarafı cilde doğru olacak şekilde
woolward [obsolete]
adv
Railway
62
Railway
oluklu rayların kılavuz rayın, makas göbeğinin veya geçit kanat rayının sonuna doğru eğimli şekilde genişlemesi
flare
n.
Marine
63
Marine
yelkenleri geriye doğru itecek şekilde döndürmek
bagpipe the mizzen
v.
64
Marine
yelkenleri geriye doğru itecek şekilde
aback
adv.
Medical
65
Medical
sırttan karına doğru bir şekilde
dorsoventrally
n.
Anatomy
66
Anatomy
koku soğancığından çıkıp lifleri beyin tabanına girecek şekilde arkaya doğru uzanan uzun, dar ve üçgen formlu, beyaz renkli bir doku bandı
olfactory tract
n.
Psychology
67
Psychology
geçmişin alışılmadık şekilde güçlü ve doğru hatırlanmasıyla karakterize olan
hypermnesic
adj.
Pathology
68
Pathology
temas edilen noktayı doğru şekilde hissedememe
atopognosia
n.
69
Pathology
temas edilen noktayı doğru şekilde hissedememe
atopognosis
n.
Math
70
Math
kusursuz bir şekilde doğru
mathematic
adj.
Logic
71
Logic
matematiğin sonsuz kümelerin özelliklerini net şekilde kavrayamayacağı ve yalnızca kanıtlanabilir önermelerin doğru olarak ileri sürülebileceği teorisi
intuitionalism
n.
72
Logic
matematiğin sonsuz kümelerin özelliklerini net şekilde kavrayamayacağı ve yalnızca kanıtlanabilir önermelerin doğru olarak ileri sürülebileceği teorisi
intuitionism
n.
73
Logic
başka bir önermeye ikisinden biri doğru olduğunda diğeri kesinlikle yanlış olacak şekilde bağlı olan önerme
contradictory
n.
Astronomy
74
Astronomy
gezegenlere özgü şekilde batıdan doğuya doğru hareket eden (gök cismi)
direct
adj.
Botanic
75
Botanic
uçları üst üste binerek aşağı doğru eğik olacak şekilde katmerli
obimbricate
adj.
76
Botanic
kökten uca doğru açılan şekilde
acropetally
adv.
Linguistics
77
Linguistics
bir gramer hatasından kaçınmak üzere hatalı bir şekilde kullanılmış bir ifadenin doğru biçim yerine kullanılması
hypercorrection
n.
78
Linguistics
gramer açısından doğru olup sözdizimi birden fazla şekilde yorumlanmaya açık cümle
garden path
n.
79
Linguistics
doğru şekilde hecelenmiş
orthographic
adj.
80
Linguistics
imla açısından doğru bir şekilde
orthographically
adv.
Religious
81
Religious
(roma katolik kilisesi'nde) törenlerin doğru bir şekilde yapılıp yapılmadığını takip etmekle görevli kimse
master of ceremonies
n.
Geography
82
Geography
bir kıta veya adanın suyun altında yer alan ve kıyıdan başlayıp deniz tabanının dik şekilde okyanus tabanına doğru alçaldığı yere kadar uzanan bölümünün sınırı
shelf
n.
Military
83
Military
doğru hedefleri tutturacak ve haritada görülmeyen hedefleri yakalayacak şekilde atışları yönlendirmek
register
n.
84
Military
üçgen oluşturacak şekilde dışarıya doğru açılan, alttan destekli siper
tenaillon
n.
Hunting
85
Hunting
(av köpeği, sürüyü) keskin ve doğru bir şekilde işaret etmek
nail
v.
86
Hunting
yerden uçaklara doğru ateşlenecek şekilde tasarlanmış (silah)
ground-to-air
adj.
Sport
87
Sport
golf sopası ucunun topu yerden yükseğe atacak şekilde tasarlanan geriye doğru eğimi
loft
n.
88
Sport
(bilardoda) beyaz topa hedef topun arkasından yuvarlanacağı şekilde ileri doğru verilen falso
follow
n.
89
Sport
(futbolda) kaleden veya orta sahadan uzağa doğru kavisli bir şekilde atılan top
outswinger
n.
90
Sport
(buz hokeyi veya lakros oyununda) sopayı rakibe doğru kural dışı şekilde sallama
slashing
n.
91
Sport
(buz hokeyi pakını) oyunu durduracak şekilde paten veya sopa ile saha kenarına doğru tutmak
freeze
v.
Archaic
92
Archaic
kesin bir şekilde doğru
curious
adj.
Slang
93
Slang
dans ederken kalça dışa doğru görünecek şekilde çömelmek
drop it low
v.
94
Slang
doğru bir şekilde
on the rilla
expr.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of doğru şekilde
×
Term Options
Übersetzung Vorschlagen / Korrigieren
Französisch Englisch Wörterbuch
Spanisch Englisch Wörterbuch
Deutsch Englisch Wörterbuch
Englisch Synonyme Wörterbuch
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy